Dizin medial stabilitesini eklem kapsülü, tibial kollateral ligament, medial menisküs ve çapraz bağlar; lateral stabilitesini eklem kapsülü, iliotibial bant, fibuler kollateral ligament, lateral menisküs ve çapraz bağlar; anterior stabilitesini ÖÇB ve eklem kapsülü; posterior stabilitesini AÇB ve eklem kapsülü; rotator stabilitesini ise bu yapıların kombinasyonu sağlar.
Dizin en önemli medial stabilizörü yüzeyel medial kollateral ligamenttir. Diz fleksiyona giderken bu ligamentin posterior lifleri arkaya doğru giderek gevşer, ön liflerinin gerginliği ise artar. Ekstansiyonda posterior lifler gergin, ön lifler gevşektir. Medial kollateral ligament aynı zamanda rotasyonu da kontrol eder.
Lateral stabilite çeşitli yapılarca sağlanır. Lateral kollateral ligament ekstansiyonda sıkıdır, fleksiyonda gevşer. Fleksiyonda lateral kollateral ligamentin gevşemesi ve lateral menisküsün gevşekliğiyle, lateralde rotasyon mediale oranla daha fazla olur. Ekstansiyonda gergin olan iliotibial bandın lifleri, fleksiyonda ise arkaya doğru gittiğinden gevşer. Fleksiyonda biseps femoris tendonu önemli bir stabilizatör olur.
ÖÇB, anteromedial ve posterolateral olmak üzere iki bölüme ayrılır. Posterolateral bölüm daha kalın ve güçlü olup, diz ekstansiyondayken gerilir. Fleksiyonda ise anteromedial bölüm gerilerek, dizin öne gitmesini önleyen asıl stabilizör haline gelir. ÖÇB hiperekstansiyonda iç ve dış rotasyonu kontrol eder. ÖÇB’nin ekstansiyonda gerilmesi lateral femur kondilini öne getirir ve femurda iç rotasyon oluşturur. Bu harekette rotasyon merkezi medial femur kondilinden geçen akstır. Bu aksın burada olmasını sağlayan yüzeyel medial kollateral ligamenttir. Bu ligament olmazsa rotasyon merkezi laterale kayar. Rotasyon merkezinin medialde olması, tibianın dış rotasyonu sırasında ÖÇB’nin gevşemesine ve AÇB’nin gerilmesine neden olur. Bu nedenle, tibia dış rotasyonda femur kondilleri üzerinde öne daha rahat hareket eder. İç rotasyonda ise ÖÇB gerilir ve AÇB gevşer. Fleksiyonda da ÖÇB tibial iç ve dış rotasyonu kontrol eder.
AÇB ise fleksiyonda posterior instabiliteye karşı kontrol sağlar. AÇB de aynı şekilde anterior ve posterior bölümlerden oluşur. Ekstansiyonda anterior bölüm gevşek, posterior bölüm gergin durur. Fleksiyonda ise anterior bölüm gerilmeye bağlar, posterior bölüm gevşer.
ÖÇB sağlamsa hiperekstansiyonda posterior stabiliteyi ÖÇB sağlar, AÇB’nin katkısı yoktur. AÇB ile lateral menisküsün posterioru fibröz bir bantla bağlıdır. Bu bant tibial iç rotasyonda lateral menisküsün öne kaymasını engeller.
Menisküsler bütün hareket derecelerinde, fizyolojik yüklenmelerle şekil değiştirme özellikleri sayesinde, eklem yüzeylerinin uyumunu sağlayarak, ekleme binen yüklerin optimum dağılımını sağlar. Yük taşıma alanını artırarak eklem stabilitesine katkıda bulunur. Menisküsler çıkarıldığında dizin rotasyonel stabilitesinin %14 oranında bozulduğu bildirilmiştir.
Çeşitli pozisyon ve aktiviteler sırasında diz eklemine etki eden kuvvetler farklıdır. Diz ekleminde tibiofemoral eklem özellikle kompresif yükleri taşırken, patellofemoral eklem kuadriseps kuvvetinin tibiaya aktarılmasında ekstansör mekanizma içinde rol oynar. Her iki ayak üzerinde duran birinde, her iki diz eklemi vücut ağırlığının % 43’ünü taşır. Tek ayak üstünde durulduğunda ise, dengeyi sağlamak için, lateral kollateral bağın gerilmesiyle oluşan kuvvetler vücut ağırlığının iki katına ulaşır.
Yürümenin fazına göre değişmekle birlikte, normal yürüme sırasında dize vücut ağırlığının 2-5 katı yük biner. Bu yük koşma esnasında vücut ağırlığının 24 katına çıkabilir. Yürüme esnasında dize gelen yükler 1300-3500 Newton arasındadır.
4.108 kere okundu