Glenohumeral eklemdeki (GHE) instabilite, genellikle kriptojenik ağrı ve/veya ağrı hissi hatta yer değiştirme olarak bulunur. Tek yönlü veya çok yönlü tekrarlayan atravmatik hastalarda rotator manşet kaslarını güçlendiren egzersizlerden oluşan fizyoterapi, tedavinin ilk seçeneğidir. Bugüne kadar, uygunsuz aktivasyon düzeyleri veya başka aktivasyon zamanlamalarında, daha yüzeyde bulunan kasların, aslında glenohumeral eklem instabilitesinde istikrar bozucu bir rol oynayıp oynamadığı henüz netlik kazanmamıştır.
Omuz insitabilitesi olan büyük bir kohort hasta grubu takip edildi, hastaların pectoralis major (PM), latissimus dorsi (LD), anterior deltoid (AD) ve infraspinatus (IS) kasları omuz fleksiyonu, abduksiyonu, ekstansiyonu ve vücudun çapraz horizontal adduksiyonu esnasında dinamik elektromyelografi (DEMG) ile verileri toplandı. Edinilen aktivasyon kalıpları kasların biyomekanik eylemlerine göre, daha sonra kurulan literatüre ve normal aktivasyon desenleri ile karşılaştırıldı.
Anterior instabilite ile başvuran olgularda, PM ve LD farklı anormal aktivasyon desenlerini gösterdi. Posterior instabilitesi olan hastalarda aktivasyon desenlerindeki en önemli sapma son derece pasif olarak latissimus dorsi(LD) ve infraspinatus(IS) kaslarında görüldü. Çok yönlü istikrarsızlık ile ilgili en baskın kas latissimus dorsi (LD) oldu.
Latissimus dorsinin posterior instabiliteye olduğu kadar anterior instabiliteye de katılıdığı göz önüne alındığında, Latissimus dorsi(LD) nin en makul mekanizması glenohumeral eklemde inferior translasyona neden olmak ve kol elevasyonda iken anterior yada posterior translasyon düzlemlerinden birine bağlı olmaktır.
Kaynak:‘International Journal of Shoulder Surgery’
1.868 kere okundu