Kuru iğneleme tedavisi

Kuru iğneleme bazı hastılaklarda kullanılan ve hiçbir yan etkisi olmayan etkili bir tedavi yöntemidir. Hastanın ağrı bölgesine göre kasların içine batırılan ince ve ilaçsız iğneler ile yapılır. Kullanılan iğnelerde ilaç olmaması nedeni ile kuru iğneleme olarak bilinir.
Kuru iğneleme yaklaşık 50 yıldır tüm dünyada fizyoterapistler tarafından uygulanmaktadır ve çok etkili sonuçlar vermektedir. İğneleme seansında hasta genellikle iğneyi hissetmez.Seans sayısı hastanın durumuna göre değişir,bunu etkileyen faktörler arasında hastanın yaşı,sorunun ne süredir devam ettiği ve eşlik eden diğer problemlerdir.Tedavide başarı şansı %95 gibi çok yüksek bir orandadır,başarılı olunamayan durumlarda da altta yatan farklı bir sorunun varlığı düşündürür.Bu yüzden uygulama öncesi iyi değerlendirme şarttır.Tek seans yeterli olsada genellikle 3-5 seans sonra kesin tedaviye ulaşılır ama ciddi,kronik sorunları olan hastalarda 8-10 seans uygulama yapmak gerekebilir.
Kuru iğnelemenin,yapılan çalışmalarda karşılaştırıldığı diğer yöntemlere göre daha etkin,daha kolay ve daha uygulanabilir olduğu kanıtlanmıştır.Yöntem en çok kas romatizması da denilen myofasial ağrı sendromunda (MAS) ve kulunç olarak adlandırılan fibrositler üzerinde kullanılır.MAS özellikle baş ağrılarının %50 gibi büyük bir oranından sorumludur ve bu hastaların ağrı şikayetleri kullandıkları ilaçlarla azalmaz.
Kuru iğneleme, MAS (Myofasial Ağrı Sendromu,Kas Romatizması),Baş ağrıları –Fibrositler,Disk hernisi (bel-boyun fıtığı) ,Bel,boyun ve sırt ağrıları,Spor yaralanmaları,Eklem problemleri ,Donuk omuz (frozen shoulder),Lateral ve medial epikondilit (Tenisçi ve golfçü dirseği),Duruş bozukluğuna bağlı ağrıları,Çene kilitlenmesi (TME disfonksiyonları) ,Kalça,diz ve ayak-ayak bileği problemleri ,Omuz,dirsek ve el bileği ağrıları ,Tendinit ve ligamentitler ,Topuk dikeni ,Kas spazmları gibi çok geniş bir yelpazede kullanılabilir.
Tedavinin süresi, yani seans sayısı, problemin bulunduğu bölgenin genişliğine, problemin ne kadar eski olduğuna, hastanın yaşına, başka rahatsızlıkların eşlik edip etmediğine göre değişiklik gösterir. Bazen tek bir seans yeterlidir. En sık 3-5 seans olarak planlanır. Nadir durumlarda 8-10 seansı bulabilir. Tedavide başarı oldukça yüksektir (% 92-95) ve sonuçlar yüz güldürücüdür. Cevapsız veya dirençli durumlarda, genellikle altta yatan başka bir patoloji sözkonusudur. Böyle hallerde altta yatan problem de tespit edilip tedavi edilmelidir.
Kuru iğne tedavisi, genellikle 12-15 yaşından itibaren, bu tedaviye ihtiyacı olan herkese ve her yaşa uygulanabilir. Hastada bulunan (varsa) diğer pek çok hastalık, bu tedavi için bir engel teşkil etmez.İğne fobisi olan hastalara da uygulamak mümkün olmaktadır. Hasta iğneyi genellikle hissetmez.  İğne, akupunkturdaki gibi uzun süre kalmaz, bazen birkaç saniye, bazen birkaç dakika sürer. Bu metod genellikle bir kanamaya da sebep olmaz, dolayısıyla, kan görmekten ürken hastalar açısından da uygun bir yöntemdir. Hamilelere belli koşullarla uygulanabilir. Kanser hastalarında, eşlik eden kas ve tendon ağrılarında da başarı ile kullanılır; ağrılarda ciddi azalmalar görülür. Çünkü kanserdeki ağrıların tümü kanserden dolayı değildir.

4.582 kere okundu

İlginizi Çekebilir

Bel Hastalarında Fizik Tedavi Modaliteleri

Bel ağrılı hastaların tedavisinde kullanılan sıcak, soğuk, masaj, traksiyon, alçak, orta ve yüksek frekanslı akımlar …

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Watch Dragon ball super