Halk arasaında Zatürre olarak bilinen Pnömoni akciğerlerin klinik ve radyolojik konsolidasyon bulgularıyla karakterli inflamasyonudur. Şimik ve radyasyon gibi infeksiyon dışı nedenlere bağlı ise pnomonitis adı verilir. Solunum yolları mekanik savunma barajının bozulması. obstrüktif pnömonitis. üst solunum yollarında kronik süpürasyonların bulunması, akciğer parankiminin ödemli olması, sık geçirilen viral infeksiyonlar, organizmanın spesifik ya da nonspesifik direncinin kırılması pnömonilerde hazırlayıcı faktörlerdir. Lober, lobüler ve intertisyel olmak üzere üç gruba ayrılarak incelenir.
Öksürük pnömonide sık bulgudur , hastaların % 80’ inde öksürük şikayeti vardır. Ateş, iştahsızlık, titreme diğer sık bulgulardır.Pnömonili hastalarda %10- %30 oranında nonspesifik semptomlar olabilir. Bunlar baş ağrısı, bulantı, kusma, boğaz ağrısı, myalji, artralji, karın ağrısı ve diaredir. Pnömonili hastaların % 40’ında plöritik göğüs ağrısı olur. Yaşlılarda ( >65) mental konfüzyon ön planda olabilir. Yaşlılarda solunum sayısı artışıda (>20/dk) bulunabilir.
Uygun semptomlar ve fizik muayene bulgularının varlığında ve -eğer mümkünse- alınan akciger radyogramlarında infiltratların gözlenmesi tanı için yeterlidir.
Pnömoni olgularında, tedaviye gecikmeden başlanması, özellikle yaslı hastalarda prognozu olumlu yönde etkileyebilmektedir. Tüm invazif işlemler ve gelişmiş laboratuvar desteğine karşın, TGP olgularının yaklaşık yarısında etken saptanamamaktadır. Bu durum başlangıçta empirik antibiyotik tedavisini zorunlu hale getirmektedir.
Tedavi süresi hastalığın başlangıçtaki şiddetine, sorumlu etkene, uygulanan tedaviye, bakteriyeminin ya da eşlik eden hastalığın veya komplikasyonların olup olmamasına ve konağın bireysel yanıtına göre değişebilir. Klinik yanıt; ateş, solunum ve hemodinamik parametrelerin monitörizasyonu ile değerlendirilir. Aynı kriterler hastaneden taburcu edilmede de geçerlidir . 48-72 saat içinde klinik düzelme beklenir. Ateş genellikle 2-4 günde düşer. Lökosit sayısı 4 güne kadar normale döner.
Erken ve uygun tedavi prognoza etkilidir. İnfeksiyonun geliştiği servisin ya da en azından hastanenin mikrobiyolojik flora ve antibiyotik direnç paternlerinin değerlendirilmesi gereklidir. Öneriler yalnızca empirik antibiyotik uygulanması için geçerli olup, etken izole edildikten sonra antibiyotik duyarlılığına göre spektrum daraltılmalıdır. Antibiyotikler optimal dozda kullanılmalıdır. Enfeksiyonun geliştiği servisin ya da en azından hastanenin mikrobiyolojik flora ve antibiyotik direnç paternlerinin değerlendirilmesi gereklidir.
Ağır pnömonilerde klinik seyirin değerlendirilmesinde akciğer radyografilerinin değeri düşüktür. Tedavinin erken döneminde genellikle radyolojik progresyon görülebilir. Klinik düzelme olmaksızın akciğer grafisinde multilober tutulum şeklinde progresyon, 48 saat içerisinde infiltrasyonun sayı ve boyutunda artma , kaviteleşme, plevral efüzyon gelişmesi kötüye gidiş ve tedaviye yanıtsızlık olarak değerlendirilmelidir.
2.648 kere okundu