8 Eylül Tüm Dünyada Dünya Fizyoterapistler Günü olarak kutlanmaktadır. Fizyoterapi yada ülkemizde bilinen adıyla Fizik Tedavi fizyoterapistler tarafından icra edilen bir mesleki faaliyettir. Hekimler bir hastanın tedavisi için fizyoterapi’ye ihtiyaç duyduklarında hastalarını, üniversitede en az 4 yıl eğitim alarak bu alanda uzmanlık kazanmış fizyoterapistlere yönlendirirler.
Pek çok branştan hasta yönlendirilmekle beraber fizyoterapistler genellikle ortopedi, nöroloji, el cerrahisi, fiziksel tıp, romatoloji, spor hekimliği, göğüs hastalıkları, kalp-damar cerrahisi, beyin sinir cerrahisi, kadın hastalıkları ve doğum gibi uzmanlık alanlarından hasta kabul ederler. Sağlığı korumak ve geliştirmek söz konusu ise kişi, hekim tarafından belirlenen bilindik bir sağlık problem yok ise direk fizyoterapiste başvurabilir.
Fizyoterapistler 7’den 70’e çok farklı hastalık grupları ile çalışabilirler ancak daha sık ilgilendikleri problemler şunlardır:
• Bel-boyun-sırt başta olmak üzere eklem ağrılarına yol açan ortopedik problemler,
• Cerrahilerden sonra görülen hareket ve fonksiyon kayıpları,
• Yürüme ve hareket etme güçlüğü ile denge sorunlarına yol açan, halk arasında felç olarak bilinen inme,ms,parkinson,serberal palsi gibi nörolojik problemler
• İdrar kaçırma,doğuma hazırlık gibi
kadın sağlığını ilgilendiren sorunlar
• Duruş bozuklukları ve hareketsizlik kaynaklık kas iskelet sistemi sorunları,
• Solunum güçlüğü, kalp yetmezliği gibi solunum ve dolaşım sistemi ile ilgili problemler
• Yaşlanmanın getirdiği hareket ve fonksiyon kayıpları
Fizyoterapistler gerek sağlığı koruma gerekse hastalıkların iyileştirilmesinde bir çoğu kendi meslektaşlarınca geliştirilmiş özel yöntemleri kullanırlar.
• Eklem,kas ve tüm yumuşak dokulara elle müdahale anlamına gelen Manuel Terapi yöntemleri
• Elektrofiziksel yöntemler
• Bantlama, bandajlama,ortezleme gibi mekanik yöntemler
• Sağlık sorunlarına ve kişiye özel olarak düzenlenmiş Terapatik Egzersiz yöntemleri
bunlardan başlıcalarıdır. Fizyoterapistler hastaneler,üniversiteler,tıp merkezleri, huzur evleri, özel eğitim ve rehabilitasyon merkezleri, sağlıklı yaşam merkezleri,spor kulüpleri ve milli takımlar ile fabrika ve okullarda görev alabilirler.
Fizyoterapist olmak için üniversite giriş sınavlarında oldukça yüksek puanlar alınması gerekmektedir. Eğitim süresi hazırlık olan okullarda 5 diğerlerinde 4 yıldır. Eğitim süresince, temel tıp dersleri yanında yoğun bir mesleki eğitime tabi tutulan fizyoterapist adayları 2.,3. Sınıfta ikişer hafta 4.sınıfta ise tüm yıl süren klinik staj süresinde teorik ve pratik açıdan kapsamlı bir eğitim alırlar.
Dünyada 100 yılı aşkın ülkemizde ise yaklaşık 50 yıldır icra edilen fizyoterapistlik mesleği yasal tanımına büyük mücadeleler sonucu ancak 2011 yılında kavuşmuştur. Fizyoterapistlik mesleği 6225 sayılı kanunda tanımlanmış ve ilerleyen yıllarda Gelişmiş Dünya Ülkelerindeki standartları yakalamak üzere umutlanmıştır.
Türkiyenin hayatına hareket katmak üzere yola çıkan bizler 8 Eylül Dünya Fizyoterapi gününü kutluyor daha sağlıklı bir Türkiye için çalışacağımıza söz veriyoruz…
Türkiye Fizyoterapistler Derneği
2.046 kere okundu