Menisküsün çeşitli sebeplerden dolayı zedelenmelerine, yırtılmalarına, ezilmelerine menisküs yaralanmaları ismi verilir. Belirtiler şiddetli ağrı, yırtık, menisküs parçasının iki eklem yüzeyi arasına sıkışması sonucu dizin yarı bükük konumda kilitlenmesi biçiminde ortaya çıkabilir. Bu tip yaralanmaya maruz kalmış kişinin dizinde yavaş gelişen şişlik, hareketlerle artan diz ağrısı, bazen de dizde kilitlenme sonucu hareketsizlik hali oluşur.
Menisküs tedavisinde en çok tercih edilen yöntem kapalı ameliyattır. Artroskopi denilen bu yöntemle hasta 1 gün sonra taburcu edilmekte ve 1 hafta sonra işine dönebilmektedir. Günümüzde yaygın olarak kullanılmaya başlanan artroskopik girişimler konforu yüksek etkin bir yöntemdir. Artroskopi ile her büyüklükte eklem hastalığının teşhis ve tedavisi mümkün olmaktadır. Ayak bileği, diz, kalça, el bileği, dirsek ve omuz hastalıklarında artroskopi sıklıkla kullanılmaktadır. Dizin ön kısmında 1 cmlik kesi yapılıp, dizin içerisine gönderilen optik vasıtası ile diz büyütülerek televizyon ekranına yansıtılır. Eklem içine gönderilen küçük ışıklı bir kamera vasıtasıyla büyütülmüş ve netleştirilmiş görüntü, yapıları daha yakından inceleme olanağı sağlar. Artroskopi (eklemin gözle muayenesi) sadece menisküslerin değil eklem içindeki kıkırdakların, zarların, bağların da muayene ve tedavisi için yardımcı olmaktadır. Artroskopinin Avantajları* Küçük kesilerle ameliyat yapıldığı için dikiş kullanılmaz.* Hastanın hastanede yatma süresi çok kısadır.* Hastanın işe dönme süresi diğer ameliyatlara göre çok kısadır. Klasik yöntemle yapılmış bir menisküs yırtığı ameliyatından sonra hastanın işine dönme süresi 1-2 ayı bulurken, artroskopik yöntemle yapıldığında hasta 1 hafta içinde işine dönebilmektedir.* Klasik yöntemle yapılan ameliyattan sonra hasta 2 hafta koltuk değneği kullanırken, artroskopik ameliyattan sonra hasta hemen basabilmekte ve hiç koltuk değneği kullanmamaktadır.* Kesi yeri çok küçük olduğu için yara iyileşmesinde sorun olmaz, ameliyat sonrası iltihaplanma riski çok düşüktür.
Diğer bir cerrahi yaklaşım ise menisektomidir. Menisektomi ameliyatı beyaz bölge yırtıklarında popüler olarak uygulanmaktadır. Temizlenen menisküs miktarına göre üç tür menisektomi uygulaması vardır;
Parsiyel (kısmı) Menisektomi: Bayaz bölge yırtıklarında tamir mümkün olmayıp güncelligini korumaktadır.Diz artroskopilerinde en sık girişimdir.
Subtotal (tama yakın) Menisektomi: Kırmızı bölge yırtıklarınıda içine alan ve menisküsün büyük bir kısmının çıkarıldığı ameliyatlardır. Dejeneratif yırtıklar ve geç kalınmış eski vakalarda uygulamaktadır.
Total Menisektomi: Menisküsün tamamının çıkarıldığı ameliyatdır. Geri dönük yapılan çalışmalarda subtotal ve total menisektomilerden yıllar sonra hastaların diz ekleminde ciddi kireçlenmeler meydana gelmesi üzerine “menisküsün bütünlüğünü korumalıdır” fikri ön plana çıkmıştır. Diz ekleminde şok emici vazifeleri olan ve adeta bir arabanın amortisörü gibi çalışan bu yapıların yırtıklarının tedavisinde temel amaç “dikilebiliyorsa mutlaka dikilmeli” olmalıdır.
Rehabilitasyon
Tüm bu cerrahi yaklaşımların ardından hastalar fizik tedavi ve rehabilitasyon programına alınır.Programlar genel olarak fazlara ayrılmıştır ve hastanın gelişimine göre bir sonraki faza geçilir. İlk fazlar cerrahi yapılan dizi korumaya yönelik programı kapsar. Daha ileriki aşamalarda ise eklem hareket açıklığı artırıcı programlara ve sonra kuvvet, stabilite ve denge artırıcı egzersizlere geçilir. Programın en son aşamasında spora dönüş protokolleri yer alır.
4.608 kere okundu